MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Sözlerine 14'üncü Olağan Büyük Kurultayda kabul edilen yenilenmiş parti programının dış politikadaki temel esaslarına değinerek başlayan Bahçeli, “Bölgemizde ve dünyada barış ve istikrarı sürekli kılmak, uluslararası işbirliğini, karşılıklı saygı ve dostluğu yaymak ve geliştirmek, çok yönlü ve çok boyutlu bir diplomasi yürütmek suretiyle ülkemizin hak ve menfaatlerini her platformda korumak ve bu doğrultuda şahsiyetli bir dış politika izlemektir. Çevremizde barış, istikrar ve güvenlik odaklı “huzur kuşağı”nın oluşması, bütün ülkelerle karşılıklı saygı ve çıkara dayalı uzun vadeli dostane ilişkiler kurulması Milliyetçi Hareket Partisi'nin amacıdır” dedi.
Uluslararası karar alma mekanizmalarının baştan ayağa revize edilmesi, artan reform çağrılarının mutabakata bağlanması küresel istikrarın tesisi bakımından artık ertelenemez bir mecburiyet olduğunu ifade eden Bahçeli, Birleşmiş Milletlerin her ne kadar dünya barışını ve güvenliğini sağlamak ve muhafaza etmek maksadıyla kurulmuş olsa da, zamanla bu tarihi pozisyonundan hızla uzaklaştığını söyledi.
Küresel vicdanın Filistin halkının meşru mücadelesine destek verirken, İsrail'in saldırılarına bir nevi tepki gösterdiğini dile getiren Bahçeli, Filistin'in üyelik tasarısının Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda onaylanması karşısında İsrail temsilcisinin çıldırmış gibi Birleşmiş Milletler Şartı'nın bir kopyasını imha etmesi, kararın terör için bir ödül olduğunu ileri sürmesi Siyonist vandallığa uygun düşen bir saygısızlık ve seviyesizlik olarak kayıtlara geçmiştir. Netenyahu yönetimi terör arıyorsa, terörist görmek istiyorsa, soykırımcıları tanımak istediğindeyse bir boy aynasına ilk elden bakmayı mutlaka tercih etmelidir” ifadelerini kullandı.
Refah'a yönelik kara operasyonun Gazze'nin dünyayla irtibatını kopardığını vurgulayan Bahçeli, “Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'nın kapatılmasıyla insani yardımlar engellenmiş, açlık sorunu baş göstermiştir. Türkiye atılgan, ahlaklı, sabırlı ve akıl dolu cesur politikalarıyla Filistinli kardeşlerimizin duacısı ve destekçisidir. Türkiye çok büyük bir ülkedir. Vaat edilmiş toprakların nihai hedefi Anadolu coğrafyasıdır. Bugün Gazze'de boyun eğersek, bugün Kudüs'te susarsak, gelecekte son yurdumuzda çok çetin olaylar yaşanabilecektir. Gazze'yi savunmak demek, mesela Gaziantep'i savunmak demektir” şeklinde konuştu.
Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerinin elbette hepimizin sahip çıkıp gerçeğe dönüştürmek için çalışacağımız milli bir vizyon hamlesi olduğunu kaydeden Bahçeli, eğitimden kültüre, sanattan spora, ulaştırmadan sağlığa, sanayiden teknolojiye, adaletten asayişe, savunmadan bilime, ekonomiden ticarete, turizmden alt yapı yatırımlarına, kısacası hayatın ve ülkenin her alanında yeni yüzyılın ruhuna müzahir hamlelerle dünyada muhkem bir mevkii kazanılacağına inandığını söyledi.
İsveç'in Malmö kentinde 25 ülkenin katıldığı ve 68'incisi yapılan 2024 yılı Eurovision şarkı yarışması insanlığın nasıl bir tehditle yüz yüze kaldığını fazla söze gerek bırakmadan belgelendiğini dile getiren Bahçeli, “Bu arada İsrailli şarkıcıya itirazlar yoğun olsa da, sonuç alınamamıştır. Sanattan daha çok siyasi içerikli bahse konu yarışmanın ahlaki çöküş propagandasına dönüşmesi, erkekle kadın arasında kalmış üçüncü bir türün tedavüle çıkması kokuşmuşluğun boyutlarını göstermesi bakımından ibret levhası olmuştur. Marjinalliğin dozajı korkunç düzeylerdedir. Batı'nın çürüyen toplum ve kültür yapısı adeta sahne almıştır” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı marifetince hazırlanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ni yeni yüzyılın milli eğitim çatısı olarak değerlendiriyor, samimiyetle desteklediklerini söyleyen Bahçeli, “Mesnetsiz eleştirilerin iyi niyetten yoksun olduğu kanaatindeyiz. Modelde; ‘Bir ayağı geçmişte duran eğitimin diğer ayağının insanlık geleceğine ufuklar açan kapı' olarak vurgulanmasının neresi yanlıştır? ‘Milli ve manevi değerler manzumesi ile maddi gelişmenin zirvesini hedefleyen yolculukta temelin değişmeyen milletimiz” olduğuna dönük tespitin sakıncalı bir yanı var mıdır” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanını ve söz konusu modelin hazırlığında emeği geçen herkesi kutlayan ve başarılar dileyen Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine gelecek Öğretmenlik Meslek Kanununda yapılacak değişiklik teklifini de yürekten destekleyeceklerini belirtti.
Eyüpsultan'da yaşanan, bir okul müdürünün katledildiği elim hadiseyi ve öğretmenlere yönelik her neviden şiddeti lanetlediklerinin altını çizen Bahçeli, faillere tutuksuz yargılama yerine doğrudan tutuklama tedbirinin uygulanacak olmasını da son derece adil, isabetli ve yerinde gördüklerini dile getirdi.
Sabahın erken saatlerinden akşamın geç saatlerine kadar ekmeğinin peşinde olan çiftçilerinin yüzünün gülmesi, ceplerine para girmesi, muhannete muhtaç düşmemelerinin hedefleri olduğunu aktaran Bahçeli, "Toprağında çift süren, umutla biçerdöverin tarlasına gelmesini bekleyen, sabırla çaresizliklere direnen çiftçilerimize ne versek, ne yapsak yetersizdir. Tarımsal üretimdeki girdi fiyatlarının yüksekliğine bağlı sorunların gün geçtikçe büyümesi köylülerimizin, çiftçilerimizin başlıca şikâyetidir. Bir litre mazotun satış fiyatının yaklaşık yüzde 38'inin vergilerden oluştuğu göz önüne alındığında, tarımsal üretimin sürdürülmesinin ve sorunun köklü çözümünün tarımda kullanılan mazottaki ÖTV ve KDV'nin kaldırılmasına bağlı olduğu da görülecektir. Bizi doyuran çiftçilerimizin doyması için ÖTV ve KDV sorununa neşter vurulmalıdır” dedi.
Dün açıklanan “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”yle eşzamanlı olarak, Türkiye ekonomisinde düzelme yaşandıkça, enflasyon canavarının boğazı sıkıldıkça ve döviz piyasalarında hedeflenen istikrar sağlandıkça bundan çiftçilerinin de kazançlı çıkacağını ve onların da rahata ve feraha ulaşacağını ifade eden Bahçeli, çiftçilere verilen gübre ve mazot desteğinin bütçe imkanları dahilinde yükseltilmesinin dilekleri olduğunu söyledi.
Emniyet ve yargı içine yuvalanmış soysuz ve kripto çetelerinin yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığını vurgulayan Bahçeli, Bu kan içen vampirlerin aklını başına alması, etrafımızda iftira ve ihanet duvarı örmeye kalkışmalarının ağır sonuçları olacağını bilmeleri, akıbetleri için 15 Temmuz gecesine dikkatle bakmaları ikaz ve ihtarımdır. Ayranımızı kabartmasınlar, sabrımızı taşırmasınlar. Maşa kullanıp sütre gerisine saklananların hepsini takip ediyoruz. Olan biten tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağlarının farkındayız. Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir, nitekim hedef Milliyetçi Hareket Partisi, AK Parti, Cumhur İttifakı ve son tahlilde Türkiye'dir” diye konuştu.
Gizli tanık ifadeleriyle şerefli isimleri karalama kumpasını ve tecelli eden millet iradesini gölgeleme arayışını himaye eden ve buna hizmetkarlık yapan kimselerin hain ve haşaşi olduğunun altını çizen Bahçeli, emniyet, yargı ve medya uzantılarının tepesine binilmesinin gerektiğini söyledi.
9'uncu yargı paketinde, casusluk suçu ilgili yeni düzenlemeden rahatsız olanların çok iyi araştırılıp incelenmesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, Yurt içinden ve yurt dışından hain FETÖ'cülerin, onlara sözcülük yapan satılmış, devşirilmiş sözde gazetecilerin bedel ödemesi yakın ve kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.
Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun stratejisinin milli tarih ve milli kültür hazinesinden mülhem bir Türk harikuladesi olduğunu belirten Bahçeli, “Hiç kuşkunuz olmasın ki, milli birliğin temeli milli şuurdur. Mustafa Kemal Paşa'nın Türk milletine dayanarak başlattığı Kurtuluş Savaşı asırlar boyunca damıtılan Türklük şuurundan ilham, irade, itibar ve güç almıştır. Bugün için ulaşılan sonuç, Mustafa Kemal Paşa'nın söylediği gibi, “Asırlardan beri çekilen millî felaketlerin hazırladığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir' ifadelerini kullandı.
Türk milletinin ve Türk gençliğinin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlayan Bahçeli, “105 yıl evvel Samsun'a çıkarak Türk tarihinin akışını değiştiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere; Milli Mücadele kahramanlarımıza ve muhterem şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmetler diliyor, aziz hatıralarını hürmetle, minnetle ve şükranla anıyorum. Hepinizi saygılarımla selamlıyor, başarılarla dolu bir hafta geçirmenizi temenni ediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.