Aylan bebek, o küçük bedeninle kıyıya vurduğun o gün, insanlığın vicdanını da kıyıya sürükledin.
Kandan beslenen emperyalist güçlerin ve zalimlerin acımasız yüzünü en masum halinle gözler önüne serdin. Bugün, Suriye için zalimin devrildiği, mazlumun sesinin yükseldiği bir gün!
Ayağa kalk Aylan bebek, çünkü abilerin, ablaların umut oldu, direniş oldu, zafer oldu ve on yıllardır mazlumları inim inim inleten zalim Esed'in ve ailesinin tahtı yerle yeksan edildi.
Savaşların en büyük mağdurları, senin gibi çocuklar ve kadınlar. Irak’ta, Suriye’de, Filistin’de, Lübnan’da; İslam coğrafyasının pek çok köşesinde zalimlerin eli hep en zayıf olanların üzerinde oldu. Beşşar Esed’in bombalarla yerle bir ettiği şehirlerde çocukların kahkahaları yerini acı ve gözyaşına bıraktı. Amerika'nın, Rusya'nın, İran'ın arka çıktığı, destek verdiği ve katil Esed ile birlikte bizzat katıldığı soykırımda masum hayatlar toprağa düştü. Kadın, çocuk, yaşlı, genç demeden tonlarca bomba acımasızca sivillerin üzerine yağdırıldı. Milyonlarca insan evlerinden, yurtlarından oldu, memleketini, vatanını terk etmek zorunda kaldı. Ancak hiçbir zulüm ebedi değildir.
Bu büyük zalimliğe rağmen maalesef bugün ülkemizde de "vatanlarını niye terk ettiler, savaşsalardı" cümlesinin kolaycılığıyla Suriyelilerin yaşadıkları çaresizliği anlayamayan veya anlamak istemeyen kişilerin sayısı hiç de azımsanacak kadar değil. Ancak tüm bu tahammülsüzlüğe rağmen Türk milletinin tarihi misyonunu özümsemiş, onunla hemhal olmuş bir Cumhurbaşkanı ve yaşanılan tüm zorluklara rağmen o lidere cesaret ve icazet veren gani gönüllü milletimiz yine gurur kaynağımız oldu.
Türkiye, nice Aylan bebeklerin ve kucağında çocuğuyla kendisine yurt ararken ayağına tekme atılan çaresiz insanların sığındığı güvenli bir liman oldu. Büyük bir zulümden kaçan milyonlarca Suriyeliye kapılarını açan bu millet, mazlumlara kucak açmayı tarihi bir sorumluluk olarak gördü. Türk halkı, evini, ekmeğini paylaştı, acıları dindirmek için elini uzattı. Bu topraklar, mazlumun daima güven bulduğu, umudunu yeniden inşa ettiği bir yuva oldu.
Ne kaybettik ki ekmeğimizi paylaşarak, bilakis kazandık hem insanlığımızı, hem de yüce Allah'ın rızasını. 13 yıldır Suriyeli Müslüman kardeşlerimizle şehirlerimizi paylaşıyoruz. Milyonlarca insan Türkiye'ye sığındı ve bir süre sonra hayatın içerisinde yerini aldı. Birçoğu alın teri ile rızkını kazanmanın peşine düştü. Kimseye muhtaç olmamak için her türlü işte çalıştılar.
Katil Esed'in devrilmesi ile birlikte artık Suriye'ye dönüş vakti yaklaşıyor. Orada yeniden bir ülke sıfırdan inşa edilecek. Gelecek güzel günlerin umutları yeşerecek. Bugün ülkemizde meslek öğrenen, iş güç sahibi olan Suriyeliler şimdi kendi vatanlarını ihya etmek için çalışacaklar.
Ayağa kalk Aylan bebek, senin sessiz çığlığın merhametini ve vicdanını kaybetmeyenlerin kulaklarında her daim yankılandı. Bugün, zalim Esed'in tahtının yıkılışıyla başlayan yeni bir döneme, Suriye'nin yeniden doğuşuna şahitlik ediyoruz. Bu kez bombalar değil, umutlar yükselecek o topraklardan. Harap olmuş şehirlerin yerini, çocukların yeniden kahkahalar attığı meydanlar alacak.
Türk milleti, tarih boyunca mazluma kucak açan, zalimin karşısında duran bir millet oldu. Yıllardan beri Suriyeli mültecilere yapılan ev sahipliği, sadece maddi bir destek değil, hem insani, hem İslami, hem de Türk milleti için karakteristik bir duruştu. Tüm dünya sessiz kalıp, Avrupa kapılarını kapatırken bu necip millet vakur duruşu ile tüm dünyaya örnek oldu.
Suriyeliler Türkiye'de öğrendikleri meslekleri, kazandıkları deneyimleri ve Türkiye’nin uzattığı şefkat elini yanlarına alarak vatanlarını yeniden inşa edecekler. Sıfırdan kurulan her ev, yeniden açılan her okul nice Aylan bebekleri ayağa kaldıracak, nicelerinin geleceğini şekillendirecek.
Aylan bebek, bugün senin günün. Suriye’nin mazlum çocukları artık huzur dolu bir geleceğe uyanacak.
www.medyaankara.com'da yayınlanmıştır..