Çankırı’da yer alan ve dünya turizmine açılan Yer Altı Tuz Şehri, “Daha Güçlü Bir Nefes” projesi kapsamında sağlık turizmine de hizmet etmeye başladı. Bu kapsamda, KOAH hastalarına yönelik ilk tedavi grubu başarıyla tamamlandı. Çankırı Valiliği’nin koordinatörlüğünde yürütülen projeye Türkiye’nin dört bir yanından katılan 15 KOAH hastası, yerin 150 metre altındaki tuz mağarasında 15 gün boyunca tedavi gördü. Tuzun iyileştirici özelliklerinden faydalanan hastalar, sosyal ve kültürel etkinliklere katılarak tedavi süreçlerini tamamladı.
Projeyle ilgili olarak düzenlenen kapanış törenine Çankırı protokolü ve Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç katıldı. Törende konuşan Yeşilay Çankırı Şube Başkanı İsmail Özcan, projeyi başarıyla tamamlamanın gururunu yaşadıklarını belirterek tüm paydaşlara teşekkür etti. Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen ise Yer Altı Tuz Şehri’ni sağlık turizmine kazandırmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, projenin başarısından ötürü katılımcılara ve hastalara teşekkür etti.
KOAH hastalarının tedavi süreci boyunca yaşadığı gelişmeler de dikkat çekiciydi. Bursa’dan katılan Ahmet Uz, 15 gün süren tuz terapisi sonrası nefes kapasitesinde büyük bir iyileşme gözlemlediğini ifade etti. 6 dakikada yürüyebildiği mesafeyi artık 1 dakika 40 saniyede alabildiğini belirten Uz, projeye katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Antalya’dan katılan Nursel Sümer ise tedavi sürecinde Çankırı halkının sıcak ilgisinden memnun kaldığını ve Çankırı’ya yerleşmek istediğini ifade etti.
Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç de konuşmasında, projenin kapsamının geniş olduğunu ve bu tür projelerin sağlık turizmi açısından çok değerli olduğunu vurguladı. Projenin öncüsü olan Çankırı Valisi M. Fırat Taşolar’a ve Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen’e teşekkür eden Dinç, Yer Altı Tuz Şehri’nin bu tür projelerle dünya turizmine kazandırılmasının önemli olduğunu belirtti.
Törenin ardından katılımcılar, tedavi sürecinde hastalar tarafından yapılan el emeği ürünlerin sergilendiği sergiyi gezdi. Projeye katılan KOAH hastaları, tedavi sürecinde hem fiziksel olarak iyileştiklerini hem de sosyal ve kültürel etkinliklerle terapi süreçlerini desteklediklerini dile getirerek projeden duydukları memnuniyeti paylaştılar.