Günümüzün hızlı yaşam temposu, artan stres ve yüksek beklentiler, bireylerin ruhsal ve fiziksel olarak tükenmesine neden olabiliyor. Medical Park Ordu Hastanesi Psikoloji Kliniğinden Psikolog İrem Naz Kırım, tükenmişlik sendromunun belirtileri ve etkileri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle iş hayatında sık karşılaşılan bu sendrom, zamanla bireyin tüm yaşamını etkileyerek motivasyon kaybına, sürekli yorgunluk hissine ve günlük işlevselliğin azalmasına yol açabiliyor.
Psikolog İrem Naz Kırım, tükenmişlik sendromunun en yaygın belirtileri arasında kronik yorgunluk, ilgisizlik, duygusal tükenme ve uyku problemlerinin yer aldığını belirtti. Kırım, “Eğer bireyler sürekli kendilerini bitkin ve isteksiz hissediyorsa, sabahları uyanmakta zorlanıyorsa ve günlük aktivitelerinde belirgin bir düşüş varsa, bu durum tükenmişlik sendromuna işaret edebilir” dedi.
Tükenmişlik sendromunun zamanında müdahale edilmediğinde kişinin iş hayatında ve sosyal ilişkilerinde ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten Psikolog Kırım, "Bu sendrom bireyin başarı hissini, öz saygısını ve hayat kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Sürekli yüksek stres seviyesine maruz kalan kişilerde tükenmişlik sendromu gelişebilir ve tedavi edilmezse depresyon gibi daha ciddi psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir” ifadelerini kullandı.
Psikolog İrem Naz Kırım, tükenmişlik sendromunu önlemek ve yönetmek için şu önerilerde bulundu: Stresi azaltmak ve zihinsel yenilenmeyi sağlamak için kendinize vakit ayırın. Kaliteli uyku, fiziksel ve zihinsel sağlığı koruyarak tükenmişliği önlemeye yardımcı olur. Dengeli beslenme ve düzenli egzersiz, stresle başa çıkmada önemli rol oynar. Eğer belirtiler uzun süre devam ediyorsa, bir uzmandan destek almak sürecin sağlıklı yönetilmesi açısından büyük önem taşır.
Tükenmişlik sendromunun ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Psikolog İrem Naz Kırım, uzun süre devam eden stresin bireyin hem ruhsal hem de fiziksel sağlığını olumsuz etkileyebileceğini belirterek, erken müdahalenin kritik önem taşıdığını ifade etti.
