Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, 14. Ulusal Halk Kongresi çerçevesinde düzenlenen basın toplantısında, ABD’nin Çin’e yönelik gümrük tarifeleri ve ticaret politikalarını eleştirdi. Wang, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin karşılıklı fayda esasına dayandığını vurgulayarak, “İş birliği yaparsanız, kazan-kazan sonuçları elde edersiniz. Ancak sadece baskı uygularsanız, Çin buna kararlı bir şekilde karşılık verir” ifadelerini kullandı.
"ABD, Ticaret Politikalarının Sonuçlarını Değerlendirmeli"
Wang Yi, ABD’nin Çin’e uyguladığı gümrük vergilerinin sonuçlarını sorgulaması gerektiğini belirterek, “Bu politikalar ticaret açığını azalttı mı, üretim rekabet gücünü artırdı mı, enflasyonu iyileştirdi mi?” sorularını yöneltti. Washington’un Çin ile iyi ilişkiler sürdürmek isterken baskı politikalarına devam edemeyeceğini ifade eden Wang, "Bu ikiyüzlü yaklaşım, karşılıklı güveni zedeleyen bir tutumdur" dedi.
Fentanil krizine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Wang, ABD’nin bu sorunun çözümünü Çin’e yüklemesinin adil olmadığını belirterek, Washington yönetiminin iş birliği çabalarına zarar verecek kararlar almaması gerektiğini söyledi.
"Küresel Düzen Güçlülerin Egemenliğine Bırakılamaz"
Çin Dışişleri Bakanı, uluslararası sistemde tüm ülkelerin eşit söz hakkına sahip olması gerektiğini vurgulayarak, büyük devletlerin zayıflara karşı baskı kurmasının küresel istikrarsızlığa yol açacağını ifade etti.
"Gazze, Filistinlilere Aittir"
Wang Yi, ABD’nin Gazze ile ilgili planlarına karşı çıkarak, Gazze’nin Filistin halkına ait olduğunu ve burada zorla yapılacak statü değişikliklerinin daha büyük krizlere yol açacağını dile getirdi. Filistin-İsrail meselesinde iki devletli çözümün önemine değinen Wang, “İsrail devleti uluslararası alanda tanınıyor, ancak Filistin devletinin resmiyet kazanması hâlâ büyük bir engelle karşı karşıya” dedi.
Ukrayna-Rusya Savaşı ve Çin’in Barış Çabaları
Ukrayna savaşına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Wang Yi, Çin’in adil, kalıcı ve bağlayıcı bir barış anlaşması için tüm taraflarla iş birliği yapmaya hazır olduğunu belirtti. Çin-Rusya ilişkilerinin ise küresel siyasetin değişkenlerine bağlı olmadığını, aksine uzun vadeli stratejik bir ortaklık temelinde şekillendiğini ifade etti.
Güney Çin Denizi'ndeki gerilimlere de değinen Wang, Batılı ülkelerin Filipinler’i Çin’e karşı provokasyon amacıyla kullandığını öne sürdü ve bölgedeki barışın ASEAN ülkeleriyle sağlanması gerektiğini vurguladı.
"Tayvan Hiçbir Zaman Bağımsız Bir Ülke Olmadı"
Tayvan konusunda da net bir mesaj veren Wang Yi, Tayvan’ın Çin’in ayrılmaz bir parçası olduğunu belirterek, “Tayvan ne geçmişte bağımsızdı ne de gelecekte bağımsız olacak” ifadelerini kullandı. Tayvan’ın Çin’e dönüşünün, savaş sonrası uluslararası düzenin bir parçası olduğunu hatırlatan Wang, Tayvan’ın bağımsızlığını destekleyen politikaların Çin’in içişlerine müdahale anlamına geldiğini ve bölgesel istikrarı tehdit ettiğini dile getirdi.