1486 yıllık tarihiyle İstanbul’un simgelerinden biri olan Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde süren restorasyon ve güçlendirme çalışmalarında yeni bir aşamaya geçildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında, yapının en önemli bölümü olan ana kubbede, tarihinin en kapsamlı ve bilimsel restorasyonu başladı.
Uzman restoratörler ve bilim kurulu eşliğinde yürütülen bu süreçte, kubbenin özgün yapısının korunması öncelikli hedef olarak belirlendi. Depreme karşı daha dayanıklı hale getirilmesi planlanan kubbede, özellikle kurşun kaplamaların sökülerek yenileneceği ve onarımlar sırasında kubbe içindeki mozaiklere zarar gelmemesi için işlemlerin dış yüzeyden yürütüleceği belirtildi.
Çalışmalar boyunca ibadet ve ziyaretlerin kesintiye uğramaması amacıyla 43,5 metre yüksekliğinde dört ana kolon üzerine çelik bir platform inşa edilecek. Ayrıca, hava şartlarından etkilenmemesi ve restorasyonun güvenli şekilde sürdürülmesi için kubbe, çelik konstrüksiyon ve özel brandayla geçici olarak kapatılacak.
Ayasofya Bilim Kurulu üyeleri, bu restorasyonun geçmiş çalışmalardan çok daha ileri seviyede olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Asnu Bilban Yalçın, “İlk defa kubbede bu kadar derin ve bilimsel bir güçlendirme süreci uygulanıyor. Bu tarihi bir adım,” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Hasan Fırat Diker ise yeni iskele sisteminin hem yapıyı hem de ibadet alanını koruyacak şekilde tasarlandığını belirterek, bu restorasyonun Ayasofya’nın gelecek yüzyıllara sağlam şekilde ulaşması için önemli olduğunu vurguladı.
Restorasyon süreci boyunca cami ibadete ve ziyarete açık kalmaya devam edecek.