Çankırı’nın beyaz altını olarak bilinen kaya tuzu, yüzyıllardır şifasıyla ve doğallığıyla öne çıkıyor. Ancak bu değerli tuz, bugünlerde sadece sağlık alanında değil, sanatın büyüleyici dünyasında da kendine yer buluyor. Çankırı’da yaşayan 70 yaşındaki Mustafa Çağlar, emekli olduktan sonra başladığı tuz sanatıyla, kaya tuzunu adeta bir sanat eserine dönüştürüyor. 17 yıldır sürdürdüğü bu meslekte, Türkiye’de bu işi yapan tek usta olan Çağlar, tuz lambalarına işlediği motiflerle hem göze hem de ruha hitap ediyor.
Emekliliğini sanata dönüştürdü
25 yıl boyunca öğretmenlik yapan Mustafa Çağlar, emekli olduktan sonra boş durmayı sevmediğini ve memleketi Çankırı’ya katma değer kazandırmak istediğini söylüyor. Bu düşünceyle yola çıkan Çağlar, kaya tuzunu sanatla buluşturduğu bir dükkan açmış. Çankırı tuzunun diğer tuzlardan farklı olduğunu ve istediği sanatsal verimi sadece bu tuzla alabildiğini belirten Çağlar, her bir tuz lambasını özenle işliyor. Üzerine çizdiği motifler ise tamamen kendine ait. Türk İslam sanatına uygun desenlerle süslediği lambalar, her biri eşsiz birer sanat eseri niteliğinde. Çağlar, “Bir tuz lambasına çizilen deseni başka bir üründe görmeniz mümkün değil. Burada aynı üründen iki tane bulamazsınız” diyerek, yaptığı işin ne kadar özgün olduğunu vurguluyor.
Mustafa Çağlar’ın el emeği göz nuru tuz lambaları, sadece estetik açıdan değil, sağlık açısından da büyük ilgi görüyor. Tuz lambaları, yaydığı negatif iyonlarla ortamı dezenfekte ediyor ve nefes almayı kolaylaştırıyor. Bu özellikleriyle özellikle astım ve alerji problemi olanlar tarafından tercih ediliyor. Çağlar, “Vatandaşlar, tuz lambası sayesinde nefes almada kolaylık hissettiklerini söylüyorlar” diyerek, ürünlerinin hem şifa hem de huzur verdiğini ifade ediyor.
Mustafa Çağlar, Türkiye’de bu sanatı icra eden tek kişi olmanın gururunu yaşıyor ancak bir yandan da bu geleneğin devam etmesi için çırak yetiştirememekten yakınıyor. “Gönül ister ki bu sanat yaygınlaşsın” diyen Çağlar, bugüne kadar bu mesleği öğretecek ne bir öğrenci ne de bir çırak bulabildiğini söylüyor. Onun sanatı, yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda bir tutku. Her gün dükkanının kapısını severek açan Çağlar, tuz lambalarına işlediği her bir desenle, Çankırı’nın kültürünü ve sanatını Türkiye’nin dört bir yanına taşıyor.
Mustafa Çağlar’ın tuz lambaları, artık sadece Çankırı’da değil, Türkiye’nin her yerinde talep görüyor. Özgün tasarımları ve şifa verici özellikleriyle dikkat çeken bu lambalar, evlerde ve ofislerde hem dekoratif bir unsur hem de sağlık kaynağı olarak kullanılıyor. Çağlar, her bir lambayı özenle hazırlayıp Türkiye’nin dört bir yanına gönderiyor.