Orta Anadolu'nun kuzeyinde, İç Anadolu ile Batı Karadeniz geçiş kuşağında yer alan Çankırı, doğal güzellikleri ve zengin tarihi mirasıyla dikkat çeken bir şehir. 7.490 km²'lik yüzölçümüyle güneyde Ankara ve Kırıkkale, batıda Bolu, kuzeyde Kastamonu ve Karabük, doğuda ise Çorum ile komşu olan bu kadim topraklar, binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapmış. Peki, Çankırı hangi medeniyetlerin izlerini taşıyor? Gelin, bu sorunun cevabını birlikte keşfedelim!
Çankırı’nın tarih öncesi dönemleri:
Çankırı’nın tarihi, insanlık tarihinin en eski dönemlerine kadar uzanıyor. Bilimsel kazı ve yüzey araştırmalarının sınırlı olmasına rağmen, elde edilen bulgular bölgede insan yerleşiminin Orta Paleolitik Dönemde (yaklaşık M.Ö. 200.000-40.000) başladığını gösteriyor. Kalkolitik Dönemden (M.Ö. 5500-3000) itibaren ise kesintisiz bir yerleşim süreci yaşanmış.
Eski Tunç Çağı:
Eski Tunç Çağı’nda (M.Ö. 3000-2000) Anadolu’nun yerli halklarından olan Hattiler, Çankırı ve çevresinde şehir beylikleri halinde hüküm sürmüş. Bu dönemde bölge, tarım ve hayvancılıkla geçinen küçük yerleşimlerden oluşuyordu. Hattiler, Anadolu’nun en eski kültürlerinden biri olarak kabul ediliyor ve Hitit medeniyetinin temellerini atmışlar.
Hitit dönemi:
M.Ö. 17. yüzyılda Hititler, Anadolu’ya girerek bölgede hâkimiyet kurmuş. Çankırı, Hitit İmparatorluğu’nun önemli yerleşim merkezlerinden biri haline gelmiş. Bu döneme ait en önemli buluntulardan biri, İnandıktepe Höyüğü’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan Hitit Vazosu ve çivi yazılı Bağış Belgesi. İnandık Vazosu, üzerindeki kabartmalı motiflerle Hitit sanatının nadir örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Vazoda, Kutsal Evlilik Töreni’nin aşamaları tasvir edilmiş, bu da Hititlerin dini ve kültürel yaşamına dair önemli ipuçları sunuyor.
Hitit sonrası dönem:
Hitit İmparatorluğu’nun M.Ö. 12. yüzyılda yıkılmasının ardından Çankırı, sırasıyla Frigler, Kimmerler, Lidyalılar, Persler, Paflagonyalılar ve Pontus Krallığı’nın hâkimiyetine girdi. M.Ö. 1. yüzyılda ise bölge, Roma İmparatorluğu’nun bir parçası haline geldi. Roma döneminde Çankırı, Gangra ve Germanikopolis adlarıyla anıldı. Bu dönemde bölge, önemli bir ticaret ve askeri merkez olarak gelişti.
Bizans ve Selçuklu dönemi:
Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasıyla birlikte Çankırı, Bizans İmparatorluğu’nun hâkimiyetine girdi. Bizans döneminde bölge, stratejik önemi nedeniyle sık sık istilalara maruz kaldı. 11. yüzyılda Selçuklular, Anadolu’ya yaptıkları akınlarla Çankırı’yı ele geçirdi. Selçuklu döneminde bölge, Türk-İslam kültürünün izlerini taşımaya başladı.
Osmanlı dönemi:
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Çankırı, Kengari veya Kengırı olarak adlandırıldı. Bu dönemde şehir, tarım ve ticaret merkezi olarak önemini korudu. Osmanlılar, bölgede camiler, hanlar ve hamamlar inşa ederek şehrin mimari dokusunu zenginleştirdi. Cumhuriyet’in ilanından sonra ise şehir, Çankırı adını alarak il statüsüne kavuştu.
Çankırı’nın medeniyetler mirası:
Çankırı, binlerce yıllık tarihi boyunca Hattiler, Hititler, Frigler, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar gibi birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. Her bir medeniyet, bölgeye kendi kültürel, mimari ve sosyal izlerini bıraktı. Bugün Çankırı’yı ziyaret edenler, bu zengin tarihi mirası keşfetme fırsatı buluyor.