Yargıtay 1. Ceza Dairesi, eşini 32 yerinden bıçaklayarak öldüren sanık Recep Koyuncu’ya verilen 22 yıl hapis cezasını ‘fazla ceza tayini’ nedeniyle bozdu. Ankara'nın 7 Ocak 2022 tarihinde gerçekleşen bu trajik olayda, Recep Koyuncu, eşi Funda Koyuncu’nun kendisini aldattığını iddia ederek, en küçük çocuklarının biyolojik babasının kendisi olmadığını öğrenmişti. Sanık, bu gerçeği öğrenince, eşinden DNA testi yapılmasını istemişti. Ancak Funda Koyuncu, bu teklife karşı çıkarak tartışmayı başlatmış ve ardından polisi arayarak durumu bildirmişti. Eşinin ihbarının ardından çıkan kavgada, Recep Koyuncu, eşini 32 yerinden bıçaklayarak öldürdü.
Olayın ardından sanık, ‘nitelikli kasten öldürme’ suçundan yargılandı. Mahkeme, sanığa önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ancak sanığın, olay sırasında haksız tahrik altında hareket ettiği gerekçesiyle cezada indirim yapıldı ve cezayı 22 yıl hapis olarak belirledi. Bu karar, sanığın avukatı tarafından temyiz edilerek Yargıtay 1. Ceza Dairesi’ne taşındı. Yargıtay, yaptığı temyiz incelemesinin ardından, sanığa verilen 22 yıl hapis cezasının fazla olduğuna karar verdi. Yargıtay, sanığın savunmasını, adli tıp raporu ile doğrulayan delillerin ışığında, ‘haksız tahrik’ altında hareket ettiğini belirterek cezanın düşürülmesi gerektiğini ifade etti.
Yargıtay’ın gerekçeli kararında, sanığın eşinin çocuklarının başkasından olduğu yönündeki açıklamaları nedeniyle yaşadığı psikolojik baskılar ve sonrasında olayın gelişimi detaylı şekilde ele alındı. Adli tıp raporunun, sanığın savunmasını doğrulaması nedeniyle, ‘haksız tahrik’ nedeniyle cezanın indirilmesi gerektiği ifade edildi. Yargıtay, sanığa verilen 22 yıl hapis cezasının hukuka aykırı olduğunu vurgulayarak, yeniden bir değerlendirme yapılması gerektiğini belirtti. Mahkemenin, sanığın davranışlarını ve psikolojik durumunu yeterince dikkate almadığını belirten Yargıtay, daha makul bir ceza verilmesi gerektiğine karar verdi.
Bu karar, cinayetle suçlanan sanıkların cezalarının belirlenmesinde haksız tahrik ve psikolojik etkenlerin daha dikkatli değerlendirilmesi gerektiği anlamına geliyor. Yargıtay’ın verdiği bozma kararı, sanığın yeniden yargılanacağı ve cezanın yeniden belirleneceği bir süreci başlatacak.
