Kastamonu Üniversitesi öğrencileri, Kurtuluş Savaşı'nda İnebolu Limanı'ndan Anadolu'ya sevk edilen silah ve cephanelerin taşındığı tarihi İstiklal Yolu Milli Parkı'nda yürüyüş gerçekleştirdi. 150'den fazla öğrencinin katıldığı etkinlik, İnebolu ilçesinden başladı.
İnebolu Belediye Başkan Yardımcısı Necmi Mankaloğlu ve tarih araştırmacısı Mustafa Sıtkı Fakazlı, öğrencilere bölgenin tarihi ve kültürel önemi hakkında bilgi verdi. Öğrenciler, Ömer Seyfettin'in doğduğu caddeyi ve Oğuz Atay'ın doğduğu evi ziyaret etti. Ardından İnebolu Türk Ocağı binası önünden başlayan yürüyüşte, öğrenciler 5 kilometre boyunca Kurtuluş Savaşı’nın izlerini takip etti.
Yürüyüşün ikinci etabı Küre ilçesi ve Ersizlerdere köyünde devam etti. Çuha Doruğu mevkiinden başlayan yürüyüşte öğrenciler, şehitlikte Kurtuluş Savaşı’nın önemi ve köylerin “Ersizler” ismini nasıl aldığı hakkında bilgilendirildi. Şehitlikteki künyeleri inceleyen öğrenciler, şehitlerin hikayelerini dinledi.
Ersizlerdere Kanyonu’nda mola veren öğrencilere sucuk ekmek ikram edildi. Program sonunda tulum ve kemençe eşliğinde eğlenen öğrenciler, bu anlamlı etkinlikte Kurtuluş Savaşı'nın ruhunu yeniden yaşama fırsatı buldu.
“Etkinliğin en büyük amaçlarından biri gençlerimize milli mücadeleyi ve bu ruhu anlatmak, bilinçlerini bu vesileyle arttırmaktır"
1921 yılında başlayan milli mücadelenin en büyük sembollerinden olan İstiklal Yolu'nu öğrencilere anlatmak için etkinliği düzenlediklerini söyleyen Küre Kaymakamı Zübeyde Aslan, “İstiklal Yolu, tarihimiz açısından çok büyük bir öneme sahiptir. İnebolu'dan alınan cephanenin İnebolu, Küre, Seydiler, devamında Kastamonu, Çankırı, Ankara'ya kadar taşınması çok büyük bir önem arz ediyor. O zamanki atalarımızın, milletimizin çok büyük fedakarlıklarıyla başlattıkları milli mücadele, o bağımsızlık, o milleti temsil etme ruhu, o göğsündeki iman ve kudret sevgisi, vatan sevgisi şekline dönüşmüştür. Bu da milli mücadelenin çok büyük bir simgesi haline gelmiştir. Bugün burada gerçekleştirmek istediğimiz etkinliğin en büyük amaçlarından biri de gençlerimize bu milli mücadeleyi ve bu ruhu anlatmak, bilinçlerini bu vesileyle arttırmaktır. O milli bağımsızlığı, o milli egemenliğin nasıl elde edildiğini gençlerimize anlatmak. İstiklal Yolu üzerinde bulunan ve çok büyük bir simge haline gelmiş olan Şerife Bacı'nın hikayesini anlatmak, Küre ilçemizden bahsetmek, İstiklal Yolu'nun büyük bir kısmının Küre'de bulunduğundan bahsetmek, devamında da Ersizlerdere isminde bir köyümüzün olması. Kurtuluş Savaşı döneminde bütün erlerini cepheye göndererek, cephede şehit düşmesinden ötürü ersiz kalmasından dolayı, hatta cenaze namazı kılacak, ezan okuyacak bir tane bile erin olmamasından dolayı köyümüzün isminin Ersizler ve Ersizlerdere olması, bu da gençlerimize şehitlik ziyaret ederek anlatıldı. Akabinde de Ersizlerdere köyümüzden Ersizlerdere Kanyonu Tabiat Parkı'na indik. Gençlerimizle birlikte şimdi de eğlence faaliyeti gerçekleştiriyoruz. Bütün vatandaşlarımızı İstiklal Yolu'nu görmeye davet ediyoruz” dedi.
“İnebolu'dan Sakarya Meydan Muharebesi'ne kadar giden cephanenin hangi meşakkatli yollardan geçtiğini ve bu toprakların nasıl kazanıldığını öğrencilerimize anlatmak istedik”
Kastamonu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal ise, “Amacımız sınıflarda öğrencilerimize anlatmış olduğumuz teorik derslerin sahada uygulamasını göstermek, Ankara Polatlı'daki, Haymana'daki cepheye giden cephanenin nasıl bu topraklardan geçtiğini anlatmak. Çünkü üç yıl boyunca bu topraklar üzerinden bu cephaneler kağnı araçlarıyla taşınmıştır. İnebolu'dan başlayarak Türk Ocağı binasını, Kent Müzesi'ni gezdik. Ayrıca İnebolu Belediyesi Çok Amaçlı Salonu'nda sinevizyon eşliğinde öğrencilerimize hikayeyi anlattık. Amacımız bu milli duyguları öğrenci kardeşlerimize aşılamak. Çünkü İnebolu'dan Sakarya Meydan Muharebesi'ne kadar giden cephanenin hangi meşakkatli yollardan geçtiğini, ne tür zahmetlerle taşındığını ve bu sayede bu toprakların nasıl kazanıldığını öğrencilerimize yerinde anlatmak istedik. Yürüyüşümüzü 150 öğrencimizle birlikte gerçekleştirdik. Küre Meslek Yüksekokulu öğrencileri de katıldı. Tarihi İstiklal Yolu'nun başlangıcından şehir çıkışına kadar olan kısmını öğrencilerimizle yürüdük. Ardından Çuha Doruğu'na geldik. Buradan tekrar yürüyüşe geçtik ve Küre ilçe protokolüyle birlikte 9 kilometrelik bir yürüyüşün ardından Ersizlerdere köyüne ulaştık. Bizlerin amacı bu coğrafyayı turizme kazandırmak. Sürdürülebilirlik anlamında turizme bu var olan değerlerimizi anlatarak turizme kazandırmak. Kastamonu Üniversitesi, ormancılık ve tabiat turizmi alanında ihtisaslaşan bir üniversitedir. Bizler de buna yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her yıl geleneksel olarak bu faaliyetimizi İnebolu ve Küre ilçemizde yapıyoruz” diye konuştu.
“Huzur içinde gezebileceğiniz 9 kilometrelik parkurda her mevsimde farklı güzellikleri görebiliyoruz”
Bölge ile ilgili bilgi veren Küre Ersizlerdere Kalkınma Eğitim ve Eko Turizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır da, “Ersizler ve Ersizlerdere köyümüz ismini 1. Dünya Savaşı, Balkan Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'na giden erkeklerinin şehit düşmesinden dolayı almıştır. Köyde artık savaşa gidecek, cenaze namazı dahi kılacak er kalmamasından dolayı köylerimize bu isimler veriliyor. Bölgemiz, Türkiye'nin en güzel sonbahar manzaralarının görüldüğü bir yerdir. Yeşilin en güzel tonlarının görülebileceği yerdir. Köyümüz bu yüzden eko-turizm alanı ilan edildi. Ersizlerdere Kanyonu da Türkiye'nin 252. tabiat parkı olarak ilan edildi. Bununla birlikte 9 kilometrelik yürüyüş parkurumuz oluştu. Bu parkurun içerisinde ahşap seyir terasları oluşturuldu. Bu güzergahta yürüyüşler gerçekleştiriyoruz. Bölgenin gelişmesi, eko-turizm açısından bilinir hale gelmesi için bu tür yapılan çalışma ve yatırımları bizler önemsiyoruz. Biz, bölgemizin gelişmesi adına, bilinirliğinin arttırılması adına bu tür aktiviteler düzenliyoruz ve destekliyoruz. Huzur içinde gezebileceğiniz bir parkurumuz var. 9 kilometrelik toprak zemin ve her mevsimde farklı güzellikleri görebiliyoruz” şeklinde konuştu.
“İstiklal Yolu'nu hem coşkuyla hem de derin bir acıyla yürüdük”
Yürüyüşe katılan öğrencilerden Kübra Yegül, “İnebolu'da Türk Ocağı'na gittik. Burasının neden kullanıldığını ve tarihi dinledik. Çarşı içinde yürüdük, müzeyi ziyaret ettik. Oğuz Atay'ın doğduğu evi ziyaret edip, Ömer Seyfettin'in doğduğu caddeyi gezdik. İnebolu çok samimi ve küçük bir yer. Mimarisi güzel, tüm evler birbirlerine yakın. Dışarıdan bakınca bu hoş görünüyor. Tarihi evler çoğu yerde korunamıyor ama burada korunmuş. Çarpık bir kentleşme oluşmamış. Tarihini ve eski yapılaşmasını halen koruyor. Sahili çok güzeldi. İstiklal Yolu'nu hem bir coşkuyla hem de derin bir acıyla yürüdük. Çünkü yerinde Ersizlerdere'nin hikayesini dinlediğimizde, kağnı ile yürüyen insanların yolundan yürümek bana farklı bir duygu kazandırdı. Hisleri yaşayarak, buradaki erkekleri kalmayan evleri görmek benim için farklı bir duygu oldu. Bu duyguyla birlikte yürüdük. Benim için çok büyük anlam ifade etti bu yolda yürümek” ifadelerini kullandı.
Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi öğrencisi Zana Yeltekin de, “Kurtuluş mücadelesinin ne kadar zorlu şartlar altında kazanıldığını, bu toprakların ne kadar zor emeklerle kazanıldığını gördük. Ersizlerdere köyünden geçtik. Bize buralar güzel bir şekilde anlatıldı. Yürürken zaten her şeyin farkına varmış olduk. Fazlasıyla duygulandım, çünkü Türkiye'nin dört bir yanı cennet. Bu ülke kolay kazanılmadı, bizler de ülkemizi ileri taşımaya devam edeceğiz” dedi.
Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi öğrencisi Derya Nur Saatçi ise, “İnebolu'yu çok beğendim. Çok güzel, cennet gibi bir yer. 8 kilometre kadar bir yol yürüdük. Küre Dağları'nın arasından buraya kadar geldik. Yolda ayının, yabani hayvanların ayak izlerini gördük. Yürürken duygulandım. Ülkemiz gerçekten zor bir şekilde kazanılmış, bunu daha iyi anladım” diye konuştu.
Kastamonu Üniversitesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal koordinatörlüğünde gerçekleştirilen “İstiklal Yolu Yürüyüşü” etkinliğiune Küre Kaymakamı Zübeyde Aslan, Küre Cumhuriyet Savcısı Feyza Küçük, Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. İlker Şahin, doktora öğrencisi Ersin Uğur Aydın, Doğa Koruma ve Milli Parklar Kastamonu Şube Müdürlüğü ekipleri, Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekibinden Ferhat Çakmak ile Küre Eko-Turizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır da katıldı.