Van’ın Erciş ilçesinde 2 Kasım’da yaşanan silahlı saldırı, gerilimli bir husumetin nasıl ölümcül bir noktaya geldiğini ortaya koyuyor. Aydın Tokay, güvenlik görevlileri eşliğinde sağlık kontrolü için Şehit Rıdvan Çevik Devlet Hastanesi’ne getirildiği sırada, husumetli olduğu G.D. tarafından vuruldu. Tokay, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
Ancak Tokay ve G.D. arasındaki gerilim, sadece hastane saldırısı ile sınırlı değil. Olaydan bir gün önce, Tokay ve G.D. arasında bir yakıt istasyonunda tartışma yaşanmıştı. Görülen o ki, Tokay, husumetlisini vurmak üzere silahını ateşlemeye çalıştı. Fakat silahı tutukluk yaptı ve olayın şiddeti, silahın çalışmaması nedeniyle duraksadı. Bu anlara ait görüntüler, Aydın Tokay’ın husumetliyle yaşadığı gerginliğin ne denli büyük olduğunu ve olayın ne kadar yakın bir zamana yayıldığını gösteriyor.
Görüntüler, Tokay’ın silahını ateşlemeye çalışırken, ne yazık ki silahının tutukluk yaptığı ana dair dramatik bir kesiti yansıtıyor. Ertesi gün, Tokay hastaneye getirildiğinde, G.D. tarafından gerçekleştiren silahlı saldırıda ağır yaralanarak hayatını kaybetti. Ancak saldırı bununla sınırlı kalmadı. G.D., hastanede rastgele ateş açarak hastane yönlendirme personeli Emrah Budak’ı da vurdu. Budak, yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.
Saldırgan G.D., polis ekiplerinin müdahalesiyle ayağından vurulup etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Erciş ilçesinde meydana gelen bu trajik olay, bir husumet yüzünden gerçekleşen şiddetin boyutlarını ve bu tür gerilimlerin ne kadar büyük tehlikeler yaratabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Tokay ve G.D. arasındaki husumetin geçmişe dayandığı, ancak bu olayla zirveye ulaştığı anlaşılmakta. Tokay’ın silahının tutukluk yapması ve sonrasında yaşanan olaylar, cinayetin nasıl bir dizi yanlış adım sonucu geldiğini gösteriyor.