Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde konuşan İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hülya Ensari, bu yılın temasına uygun olarak iş yerinde ruh sağlığına öncelik verilmesi gerektiğine dikkat çekti. Ensari, son dönemlerde artan intihar ve şiddet olaylarının bireysel ruhsal problemlerden kaynaklandığını belirterek, erken tanı ve tedavinin önemini vurguladı.
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün resmi temasını “İşyerinde Ruh Sağlığına Öncelik Verme Zamanı” olarak belirlemişti. Ensari, ruhsal hastalıkların toplumsal sorunlara dönüşebileceğini ve bu durumun çalışanların ailelerini de etkilediğini ifade etti. “İş yerinde yaşanan sorunlar ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir. Güvenli ve huzurlu bir çalışma ortamı sağlanması, çalışanların kendilerini rahatça ifade edebilmeleri ve sağlıklı bir iletişim kurabilmeleri açısından kritik öneme sahiptir” dedi.
Ruh sağlığı konusunda toplumsal önyargıların aşılması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ensari, dünya genelinde her dört kişiden birinin yaşamı boyunca ruhsal hastalık geçirdiğini ancak bu kişilerin yalnızca üçte birinin tedavi alabildiğini söyledi. “Ruhsal hastalıkların tedavisine erişim oranı oldukça düşük. Bu, toplumda var olan damgalama ve önyargılardan kaynaklanıyor. Erken tanı ve tedavi için bilinçli olmak gerekiyor” diye ekledi.
Ensari, en yaygın ruhsal hastalıklar arasında depresyon, şizofreni, bipolar bozukluk, alkol kullanım bozuklukları ve obsesif kompulsif bozuklukların bulunduğunu belirtirken, bu hastalıkların zamanında fark edilmemesi durumunda kişinin çalışma hayatını olumsuz etkileyebileceğini vurguladı.
Son zamanlarda yaşanan intihar ve şiddet olaylarının artışına dikkat çeken Ensari, “Tedavi edilmeyen bir depresyon durumu, intihar gibi sonuçlara yol açabiliyor. Alkol ve madde kullanımı da toplumsal sorunlara neden olabilir” şeklinde konuştu.
Bireylerin kendi ruhsal durumlarını fark etmelerinin önemine değinen Ensari, “Kişinin uyku, iştah gibi problemleri varsa veya mutsuz hissediyorsa, bu durumun altında yatan ruhsal bir hastalığın olabileceğini düşünmeli ve bir uzmandan destek almalıdır” dedi. Ayrıca, stresi yönetmek için etkili iletişim kurmanın, sağlıklı alışkanlıklar edinmenin ve sosyal destek sistemlerini güçlendirmenin önemine vurgu yaptı.
Prof. Dr. Ensari, toplumda ruh sağlığı konusunda farkındalık arttıkça, bireylerin ruhsal sorunlarını daha kolay konuşabileceklerini ve erken yardım arayışına girebileceklerini belirtti. “Ruh sağlığımıza, beden sağlığımız kadar önem vermeliyiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
