Çankırı Kalesi, şehrin kuzeyinde küçük bir tepe üzerinde yer almaktadır. Uzun tarihi boyunca Romalılar, Bizanslılar, Danimarkalılar, Selçuklular ve Osmanlılar gibi birçok medeniyet tarafından kullanılmış ve dayanıklılığıyla ünlüdür. Bununla birlikte, geçmiş yüzyıllarda bir zamanlar yerleşim yeri olan kale, zamana direnmeyi başarmış ve bugün sadece birkaç sur kalıntısıyla ayakta durmaktadır. Kale kare planlı olup, duvarları moloz taş ve tuğla karışımı kullanılarak inşa edilmiştir. Kale, tabanındaki dereden yaklaşık 150 metre yükseklikte bulunmaktadır. 

Kalenin içerisinde kaya mezarları, antik yerleşim kalıntıları ve Roma döneminden kalma pişmiş toprak kap parçaları bulunmaktadır. Ayrıca Çankırı'nın fethinden sonra yaptırılan Emir Karatekin Bey'in türbesi de kale içerisinde bulunmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda yeniden ağaçlandırılan kale, artık ziyaretçilerin uğrak noktası haline gelmiş ve dinlenme alanı olarak hizmet vermektedir.

118

İpek Yezdani kimdir? Ne iş yapıyor? İpek Yezdani kimdir? Ne iş yapıyor?

Çankırı Kalesi'nin hikayesi ve özellikleri

Kentin adı, Antikçağ'da Karatekin Tepesi'nde bulunan ve günümüz şehrinin temelini oluşturan Gangra Kalesi'nden gelmektedir. Arap kaynaklarında "Hancere" olarak bilinen bu bölge, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde "Kengırı" ve "Kangırı" adlarıyla anılmış, Cumhuriyet Döneminde ise Çankırı olarak resmiyet kazanmıştır.

Tarihi 1200'lü yıllara dayanan Gangra Kalesi, Paphlagonia egemenliği altında kurulmuş, daha sonra Pontus Krallığı'nın kontrolüne geçmiştir. Roma döneminde hala Galatya eyaletinin bir parçası olan Gangra Kalesi, Strabon tarafından küçük bir şehir ve kale olarak anılıyormuş. Daha sonra Bizans döneminde "Pilaimenes theması" olarak bilinen bir idari bölüm içerisinde yer almıştır.

11. yüzyılın sonlarında Emir Kara Tegin Çankırı'yı ​​başarıyla fethetmiştir. Kastamonu ve Sinop'un fetihinde de rol alan Kara Tegin, Çankırı kalesine defnedilmiş ve adına bir türbe inşa edilmiştir. 12. yüzyılın başlarında Danişmendlilerin idaresine giren şehir, haçlılar tarafından kuşatılmış ancak kalelerinin sağlam surları nedeniyle fethedilememiştir. 1135 yılı civarında Bizans ve Danişmend imparatorlukları arasında geçen şehir, kısa bir süre sonra Selçuklu Türklerinin egemenliğine girmiştir. Selçuklu döneminin sonları ve 14. yüzyılın başlarına doğru Candaroğulları'nın hakim olduğu bir merkez haline gelmiştir.

Cankiri Karatekin Turbesi Clunc52

Kaynak: Haber Merkezi