Çanakkale’nin İnkaya Mağarası’nda yapılan kazı çalışmaları, 64 bin yıl öncesine tarihlenen bir atölyede 24 bin yıl boyunca bölgenin yoğun olarak kullanıldığını ortaya koydu. 2017-2020 yılları arasında Troya Müze Müdürlüğü başkanlığında, Prof. Dr. İsmail Özer’in bilimsel koordinatörlüğünde uluslararası bir ekip tarafından başlatılan kazı çalışmaları, 2021 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Kararlı Kazı statüsüne alındı. Bu yılki kazılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izni ve desteği ile Truva Bakır Maden ve T Design sponsorluğunda 15 kişilik bir ekiple sürdürülüyor.

81 İl, Tek Hayal: Türkiye’yi Gezen Örümcek Adam Çankırı’da Renkli Anlar Yaşattı 81 İl, Tek Hayal: Türkiye’yi Gezen Örümcek Adam Çankırı’da Renkli Anlar Yaşattı

Kazı çalışmalarında, Orta Paleolitik Dönem’e ait fosil insanların çakmaktaşı hammadde ve sıcak su kaynakları nedeniyle mağarada uzun süreli ve yoğun bir şekilde yaşadığı tespit edildi. İnkaya Mağarası’nın ana bölümünün batı kısmında devam eden kazılarda, 64 bin yıllık bir atölye alanında çakmaktaşı ve bazalttan yapılmış yongalar, dilgiler, kazıyıcılar, uçlar, çentikli ve dişlemeli aletler ile çeşitli diğer taş aletler bulundu. Bu aletlerin dönem insanlarının günlük ihtiyaçlarında kullanıldığı belirlendi.

Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Antropoloji Bölümü, Paleoantropoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve İnkaya Mağarası Kazı Başkanı Prof. Dr. İsmail Özer, kazı çalışmalarının bu yıl 8 Temmuz’da başladığını ve yaklaşık 50’nci güne doğru geldiklerini söyledi. Prof. Dr. Özer, bu seneki çalışmaların 15 kişilik bir ekip tarafından sürdürüldüğünü, kazı çalışmalarının bir ay daha süreceğini ve ardından laboratuvar aşamasına geçileceğini belirtti.

Özer, “İnkaya Mağarası, yaklaşık 100 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor ve Paleolitik dönemde geniş bir yerleşim alanı olarak kullanılmış. Kazılar, mağara içinde ve çevresindeki insan yerleşimlerinin yoğunluğunu ortaya koyuyor. Bu yıl, 250 santimetreye kadar inerek, 40 bin ile 64 bin yılları arasına tarihlenen yaşam izlerini inceleme fırsatımız oldu. Önümüzdeki yıl, kazıları 3-3,5 metreye kadar devam ettirmeyi planlıyoruz” dedi.

Kazılar sırasında elde edilen buluntular, bölgedeki insan yerleşiminin yoğunluğunu ve teknolojik gelişimini gözler önüne seriyor. Prof. Dr. Özer, destek ve sponsorluk sağlayan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Truva Bakır’a teşekkürlerini iletti.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı