Ankara'nın önemli simgelerinden biri olan Ankara Kalesi, surlarla çevrili alanıyla hem tarihe yolculuk yapma imkanı sunuyor hem de eskimeyen mahalle kültürünü yaşatıyor. Kale, Milattan Önce 33 ile 476 tarihleri arasında yapıldığı tahmin edilen ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir yapı olarak günümüzde turistlerin ilgisini çekiyor.

Ankara'da Filistin destek yürüyüşü: ABD Büyükelçiliği önünde protesto Ankara'da Filistin destek yürüyüşü: ABD Büyükelçiliği önünde protesto

İçinde yer alan mahallelerde yaşayanlar, asırlar öncesinden gelen tarihi atmosferin bir parçası olduklarını belirtiyor. Kaledeki yaşamı anlatan mahalle sakinleri, buranın tarihi sokaklarında günlük hayatlarını sürdürmenin keyfini yaşıyorlar. Kaleiçi Mahallesi'nde 58 yıldır yaşayan Filiz İlhan, kalede geçirdiği çocukluk yıllarının unutulmaz olduğunu ve bu atmosferin kendisine huzur verdiğini dile getiriyor. İlhan'a göre, tek zorluk yüksek yokuşlar ve ulaşım sıkıntısı.

Kalede 35 yıldır market işleten Hüseyin Demir ise esnaf olmanın kendisini mutlu ettiğini ve mahalle halkıyla güçlü bir bağ kurduklarını belirtiyor. Demir, turistlerin mahalleye olan ilgisinden memnun olduklarını ve bazı ziyaretçilerin buranın yaşamının güzelliğini takdir ettiğini ifade ediyor.

Mahalleli, yaşadıkları yeri özlemle anarken, Ali Seydi İlhan geçmişte nüfusun kalabalık olduğunu ancak zamanla insanların başka yerlere taşındığını ve komşuluk ilişkilerinin eskisi gibi olmadığını vurguluyor. Emine Genç ise 33 yıldır kendi el emeği ürünlerini satarak geçimini sağlıyor ve kalede yaşamın eskiden daha kalabalık ve birbirine dayalı olduğunu belirtiyor.

Ankara Kalesi'nde yaşam, geçmişin izlerini taşırken, mahalle sakinleri bu atmosferi günümüze taşımanın gururunu yaşıyorlar. Faruk İşlier, 50 yıldır Atpazarı'nda hediyelik eşya satmanın rahatlığını ve burada geçirdiği zamanı "24 saat buradayım, 365 gün buradayım" diyerek özetliyor.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı