Organize suç örgütü lideri olarak tanınan Abdullah Çatlı gündeme geldi. İşte Çatlı'nın biyografisi...
Abdullah Çatlı kimdir?
Abdullah Çatlı, 1 Haziran 1956’da Nevşehir’de doğmuş ve 3 Kasım 1996’da Susurluk’ta hayatını kaybetmiş olan Türk organize suç örgütü lideri, mafya figürü ve derin devlet mensubudur. Türkiye’deki suç dünyasının önemli isimlerinden biri olarak, birçok cinayet ve uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı suçlamalarla yargılanmıştır.
Çatlı’nın suçla dolu hayatı, 1977’de Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanlığına seçilmesiyle başlamıştır. 1978’de Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bedrettin Cömert’in öldürülmesiyle ilgili olarak gıyabi tevkif kararı verilmiş ve aynı yıl Bahçelievler Katliamı’nın planlayıcısı olarak suçlanmıştır. Bu olay, onun adıyla anılan birçok kanlı eylemden sadece biridir.
1980’lerin başında, Çatlı yurt dışına çıkarak Bulgaristan ve Viyana gibi yerlerde bir süre yaşamıştır. 1982’de İsviçre’de yakalanmış ancak suçlamaların siyasi nitelikte olması nedeniyle iade edilmemiştir. O dönemdeki Gladio örgütü ile bağlantıları, uluslararası uyuşturucu ticareti ve siyasi cinayetlerdeki rolleriyle dikkat çekmiştir.
Çatlı’nın adı, 1996 yılında Susurluk Kazası’nda geçmesiyle tekrar gündeme gelmiştir. Bu kazada Abdullah Çatlı, İstanbul eski emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ ve Gonca Us ile birlikte hayatını kaybetmiştir. Olay, derin devlet ilişkileri ve mafya bağlantılarını ortaya çıkaran Susurluk Skandalı’nın fitilini ateşlemiştir. Kazanın ardından, Çatlı’nın ölümüne dair çeşitli komplo teorileri ortaya atılmıştır; bu teoriler arasında aracın fren sisteminin bozulduğu ve Çatlı’nın boynunun kazadan sonra kırılarak öldüğü iddiaları bulunmaktadır.
Abdullah Çatlı, Türkiye’nin karanlık siyasi dönemlerinde etkin bir figür olarak hafızalarda yer etmiştir. Özellikle 12 Eylül Darbesi sonrasında derin devletle olan ilişkileri, uyuşturucu ticareti ve cinayetlerdeki rolleri, onun tartışmalı bir karakter olmasını sağlamıştır. Ölümü sonrası, Türkiye’nin suç ve siyaset ilişkileri üzerine derinlemesine analizler yapılmış, Çatlı’nın yaşamı ve ölümü, hala güncelliğini koruyan birçok tartışmanın merkezinde yer almaktadır.
Çatlı’nın cenazesi, Nevşehir’deki Kaldırım Mezarlığı’na defnedilmiştir. Bugün bile, Türkiye’nin organize suç ve derin devlet meselelerinde önemli bir sembol olarak anılmaya devam etmektedir.
Abdullah Çatlı nasıl öldü?
Abdullah Çatlı, 3 Kasım 1996'da Balıkesir'in Susurluk ilçesinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybetti. Kaza, Çatlı’nın içinde bulunduğu aracın fren sisteminin bozulması sonucu gerçekleştiği iddialarıyla dikkat çekti. Kaza sırasında Çatlı, İstanbul eski emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ ve bir kadın olan Gonca Us da hayatını kaybetti. Kazadan sonra, Çatlı'nın boynunun kırıldığı ve ölümünün ardında komplo teorileri olduğu ileri sürüldü. Bu olay, Türkiye'deki derin devlet ilişkilerini ve mafya bağlantılarını ortaya çıkaran Susurluk Skandalı'nın bir parçası olarak anılmaktadır.
Abdullah Çatlı’nın suçları nelerdir?
-
Cinayet: 1978'de Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bedrettin Cömert’in öldürülmesi olayının faili olarak gıyabi tevkif kararı verilmiştir. Ayrıca, 1978'de Bahçelievler Katliamı'nın planlayıcısı ve baş sorumlusu olduğu iddialarıyla da anılmaktadır.
-
Yasa Dışı Silah Bulundurma: 1977'de Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından 6136 Sayılı Kanuna muhalefet, polise ateş etme ve suç aleti tabancayı saklama suçlarından işlem görmüştür.
-
Uyuşturucu Kaçakçılığı: 1984 yılında Fransa’da uyuşturucu madde kaçakçılığı suçlamasıyla yakalanmış ve hapis cezasına çarptırılmıştır.
-
Sahte Kimlik Kullanma: Farklı zamanlarda sahte pasaport ve kimlik kullanarak yurtdışına çıkmaya teşebbüs etmekten yargılanmıştır.
-
Yasa Dışı Örgüt Kurma: Yasadışı bir örgüt kurmak ve bu örgüt aracılığıyla cinayetler işlemekle suçlanmıştır.
-
Siyasi Cinayetler: 1980’li yıllarda, özellikle muhalif gruplara yönelik cinayetler ve saldırılarla bağlantılı olduğu iddia edilmiştir.
Abdullah Çatlı’nın mezarı nerede?
Abdullah Çatlı'nın mezarı Nevşehir'deki Kaldırım Mezarlığı'ndadır.
