Tüp bebek (IVF) tedavisi artık sadece kısırlık sorunu yaşayan çiftlerin değil, doğurganlığını korumak isteyen pek çok bireyin de başvurduğu bir yöntem haline geldi. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Nicel Taşdemir, modern tüp bebek uygulamalarının sunduğu geniş imkanlara dikkat çekti.
Doç. Dr. Taşdemir, özellikle gebeliği sosyal sebeplerle erteleyen kadınlar ve onkolojik tedavi alacak hastalar için tüp bebek yönteminin önemli avantajlar sunduğunu ifade etti. Kadın yaşının ilerlemesiyle birlikte yumurta sayısının ve kalitesinin azaldığını vurgulayan Taşdemir, “Yumurta rezervi düşmeden yapılan başvurular, sağlıklı gebelik şansını ciddi oranda artırıyor. Embriyolar yıllarca saklanabiliyor” dedi.
Tüp bebek tedavisinin yalnızca kadın kaynaklı değil, erkek kaynaklı infertilite durumlarında da başarıyla uygulandığını belirten Doç. Dr. Taşdemir, düşük sperm sayısı, hareket azlığı ve sperm morfolojisi bozukluklarının da tedaviyle aşılabildiğini söyledi.
Genetik hastalık riski taşıyan bireylerde tüp bebek tedavisinin bir adım öne çıktığını belirten Taşdemir, Preimplantasyon Genetik Test (PGT) yöntemiyle SMA ve talasemi gibi kalıtsal hastalıkların embriyo aşamasında ayıklanabildiğini kaydetti. Aynı yöntemle genetik olarak uyumlu kardeş seçimi de mümkün hale geliyor.
Kanser tedavisi öncesi doğurganlık korumasının da artık yaygınlaştığını belirten Taşdemir, “Kadınlar yumurtalarını, erkekler ise spermlerini kemoterapi öncesi dondurarak ileride çocuk sahibi olma şanslarını koruyabiliyor” dedi.
Sonuç olarak tüp bebek tedavileri, yalnızca mevcut bir kısırlık problemini çözmekle kalmıyor, aynı zamanda geleceğe dair anne veya baba olma hayalini güvence altına alıyor. Bu sürecin erken başlatılması ise tedavinin başarısını büyük ölçüde artırıyor.
