Çankırı'da gerçekleştirilen Milliyetçi Hareket Partisi Belediye Meclis Üyeleri İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’na, Çankırı Milletvekili Doç. Dr. Pelin Yılık, Çankırı Belediye Başkanı İsmail Hakkı Eseb, MHP İl Başkanları, Belediye Başkanları ve Belediye Meclis Üyeleri katıldı. Toplantının açılışında, Doç. Dr. Pelin Yılık, belediyeciliğin sadece fiziki hizmetlerle sınırlı olmadığını, aynı zamanda halkın gönlüne dokunarak geleceği inşa etmek olduğunu vurguladı. “Üretken Belediyecilik” anlayışının ön planda olduğunu belirten Yılık, Çankırı’nın büyük bir dönüşüm içinde olduğunu ifade etti.
MHP’nin belediyecilik anlayışının insanı önceleyen bir yaklaşım olduğunu ve tüm projelerin bu doğrultuda şekillendiğini belirten Yılık, belediye meclis üyelerinin bu sürecin önemli bir parçası olduğunu söyledi. Ayrıca, Milliyetçi Hareket Partisi’nin sadece bugünü değil, yarını da düşündüğünü ve bu anlayışla çalıştıklarını kaydetti.
Toplantıya katılan Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sadir Durmaz, Milliyetçi Hareket Partisi'nin teşkilatlarının her kademesinin, istişare kültürünü yaşatarak halkla buluşmalarını sürdürdüğünü ifade etti. Durmaz, Türk kültüründe istişarenin önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekerek, bu toplantının da bu kültürün bir yansıması olduğunu belirtti.
Durmaz, MHP'nin "Üretken Belediyecilik" anlayışına vurgu yaparak, bu yaklaşımın Çankırı ve çevresindeki illerde de önemli değişimlere yol açtığını söyledi. Ayrıca, Türkiye’nin gücünü ve direncini her zaman vurgulayan Durmaz, MHP’nin Türkiye’nin geleceği için her zaman liderlik yapmaya devam edeceğini ifade etti.
Toplantı, Çankırı'nın çeşitli ilçelerindeki belediyelerin temsilcilerinin katkılarıyla, Milliyetçi Hareket Partisi’nin yerel yönetim vizyonu doğrultusunda bir araya gelerek önemli kararlar ve projeler üzerinde istişarelerde bulunulmasıyla son buldu.
Çankırı Milletvekili Doç. Dr. Pelin Yılık, “Bugün,üç komşu ilimizden; Kastamonu, Bartın ve Karabük’ten gelerek Çankırı’mızda misafir ettiğimiz tüm değerli ülküdaşlarımıza, belediye meclis üyelerimize en içten dileklerimle hoşgeldiniz diyorum ve sizleri yaren selamıyla selamlıyorum . Hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin belediyecilik anlayışı, sadece fiziki hizmetleri yerine getirmekle sınırlı olmayan, gönüllere dokunan ve geleceği inşa eden bir vizyonu kapsamaktadır. “Üretken Belediyecilik” anlayışıyla önce milletimizin menfaatini düşünerek şekillendiriyoruz. Çünkü biliyoruz ki; belediyecilik, şehre ruh vermek, insanımıza huzur ve mutluluk katmaktır.
Çankırı merkez belediyemiz başta olmak üzere; bugün Korgun, Yapraklı, Kızılırmak, Orta, Kurşunlu İlçelerimiz ile Saçak, Çardaklı Belde belediyelerimiz eliyle kıymetli hemşehrilerimizi Milliyetçi Hareket Partisi’nin insanı önceleyen belediyecilik anlayışıyla buluşturuyoruz.
Bu belediyecilik anlayışının fiili olarak gerçekleşmesinde siz kıymetli belediye meclis üyelerimizin varlığı büyük önem arz etmektedir. Bu vesileyle ifade etmek isterim ki 2024 Yerel Seçim sonuçları bizlere gösterdi ki, bu kadim topraklarda gönüllerine girdiğimiz her bir kıymetli hemşehrimiz bizlere teveccüh gösterdi.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin belediyecilik anlayışıyla bugün Çankırı Merkezimiz, Yapraklı, Korgun, Kurşunlu, Kızılırmak, Orta İlçelerimiz, Saçak ve Çardaklı Beldelerimiz büyük bir dönüşüm içindedir. Çankırımız hizmeti merkezine alan belediyecilik anlayışıyla, milletimizi önceleyen yaklaşımla Milliyetçi Hareket Partisi’nin çağdaş belediyecilik anlayışı ile çok daha güçlü yarınlara tanıklık edecektir.
Bugün burada gerçekleştirdiğimiz istişare toplantısını, tecrübe paylaşımı anlamında çok önemli buluyorum. Ortak akılla hareket ederek daha büyük projelere imza atabileceğimizi biliyorum . Milliyetçi Hareket Partisi olarak, sadece bugünü değil yarınları da düşünerek çalışıyoruz. Şehirlerimizin kimliklerini koruyarak, modern dünyaya ayak uyduran, çevreye duyarlı ve insana saygılı projeler üretmek asli görevimizdir.
Bugün dünyada ve ülkemizde büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçiyoruz. Saygıdeğer Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin de ifade ettikleri gibi “önce ülkem ve milletim” diyerek çalışmamız, ortak değerlerimizin izinde insanımıza umut olmamız gerekiyor. Belediyelerimiz, bu anlayışın sahadaki en somut temsilcileridir. Sosyal yardımlardan kültürel projelere, altyapıdan istihdama kadar her alanda fark yaratmak, milletimizin takdirini kazanmak zorundayız.” İfadelerini kullandı.
Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sadir Durmaz, “Bizim kültür ve medeniyetimizde istişare önemli bir yer tutmaktadır. Tarih sahnesine çıktığımız dönemden bugüne istişare kültürü Türk töresinde hayatın merkezine yerleşmiş bir kavramdır. İstişarenin bu kadar önemsenmiş olması, bizim toplumsal birlik ve dayanışma anlayışımızı güçlendiren en temel unsurlarından biri olmuştur.
Bizler de, ilhamını kadim Türk Kültür ve Medeniyetinden alan Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Genel Başkanımızın Liderliğinde, teşkilatımızın her kademesiyle, bölgesel programlardan, il- ilçe toplantılarına, yerel yönetimlerden akademik ve kültürel etkinliklere pek çok alanda bir araya geliyoruz; bunun yanı sıra vatandaşlarımızla da buluşmalarımızı her zaman ve zeminde sürdürerek istişare kültürünü yaşatmaya gayret ediyoruz.
İşte, bugün de burada, istişarelerde bulunmak, Sayın Genel Başkanımızın çerçevesini çizdiği yerel yönetim vizyonumuz olan, Üretken Belediyecilik anlayışımız doğrultusunda fikirlerimizi paylaşmak üzere bir araya geldik.
Çankırı İl Teşkilatımızın ve Çankırı Belediyemizin ev sahipliğinde düzenlenen bu toplantıya katılım sağlayan ve emeği geçen her bir dava arkadaşıma teşekkür ediyorum.
Tabi, Yarenler diyarı, Ahiler memleketi, Türk’ün öz yurdu Çankırı, dün olduğu gibi bugün de Türklüğün sancağını her alanda yükseltmeye devam ediyor. Allah sizlerden razı olsun, emeklerinizi zayi etmesin.
Muhterem Dava Arkadaşlarım, Atalarımız, “Göz odur ki dağın ardını göre, akıl ola başa geleceği bile” demiş.
Bu söz aslında; büyük bir feraseti ve basireti ifade eder. Ön görülü olmak, ileriyi görebilmek ve tehditleri önceden algılayabilmek büyük liderlerin en önemli özelliklerindendir.
Dağın görünen yüzünü herkes görür ama Büyük Liderler, dağın ardını da görür.
Yine, aynı doğrultuda, yaşanması muhtemel tehditlere ve tehlikelere karşı çok önceden tedbir alabilmek, kurulan oyunları yeni oyunlarla bozabilmek de büyük liderlerin özelliklerinden başka biridir.
Hamd olsun; öyle bir lidere sahibiz ki, hem tehditleri gördü, hem de yaşanması muhtemel sorunlara karşı ön alarak küresel güçlerin oyunlarını bozdu!
Halep oradaysa, arşın burada dedi! Bu doğrultuda, tarih boyunca adaletin ve merhametin temsilcisi olarak mazlumların yanında yer alan Türkiye, çok şükür ki, Sayın Genel Başkanımız ve Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde, sadece bölgesel değil, küresel ölçekte de mazlumların sesi, hamisi ve umudu olmaya devam etmektedir.
Halkına zulmeden, on binlercesini öldürüp, yüz binlercesini işkenceden geçiren, milyonlarcasını evinden toprağından eden zalim Esad ve bir yıkım ve katliam makinesi olduğu anlaşılan Baas rejimi Suriye’de devrildi.
Bugün gelinen noktada, Siyonizm ile Baas rejiminin katliamlardaki işbirlikleri ortaya çıkmış, katil Netenyahu ile zalim Esad’ın zulümleri sonucunda, Sednaya hapishanesinden yükselen çığlıklar, Gazze’de enkaz altında kalan çocukların sessiz feryatlarıyla birleşmiştir.
İnşallah, dilediğimiz ve beklentimiz odur ki; kadın, çocuk demeden masum insanların canına kıyan, en temel insan haklarını bile hiçe sayarak soykırım yapan cani Netenyahu ile katil Esad, Lahey Adalet Divanı’nda acilen yargılanmalı ve bir daha da gün yüzü görmemelidir.
Değerli Dava Arkadaşlarım; 2011’de başlayan Suriye iç savaşı ve bugün gelinen nokta dileriz ki tüm zalimlere, Türk ve İslam düşmanlarına ders olur.
Türkiye’yi hedefine koyan ve Türklüğe düşman olanların, Suriye’den çıkarması gereken bir başka ders niteliğindeki hakikat ise: Türkiye; bölgesinde Sevr dayatmalarına asla müsaade etmeyecek,
Emperyalizm; Türk hâkimiyet sahasından kovulacak, Türk milletinin birliğine yönelik hazırlanan her senaryo mutlaka boşa çıkarılacaktır!
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Bey’in yaptıkları açıklamayla ifade edecek olursak; “Güney sınırlarımızda bir teröristan kurulması muhal bir hayaldir. PKK/YPG’nin kökünün kazınması ise mukadderdir.”
Yine aynı doğrultuda Liderimizin “Şam’a gözünü dikenin Tel Aviv’de, Kudüs’te Osmanlı şamarını yiyeceğini hiç kimse de unutmamalıdır.” sözleri, Türk Tarihinin derinliklerinden süzülüp gelen bir milliyetçilik şuurunun tecrübe ve öngörüyle dile getirilmiş halidir.
Türk devleti dimdik ayaktadır ve üzerimize gelen tehditleri, kaynağında bertaraf etmeye muktedirdir.
Türkiye artık, bölgesinde kendisine rağmen hesap yapılamayacak, oyun kurulamayacak güçlü bir ülkedir; ve herkes, hesabını buna göre yapmalıdır.
Muhterem Dava Arkadaşlarım; Muhalefet etmeyi, Türkiye’ye muhalefet etmek zanneden siyasi partilerin, Esad gitti diye üzülmeleri, neredeyse gözyaşı dökmeleri, ülkemizin asıl sorununu da gözler önüne seren hazin bir tablodur.
Esasen bizim en büyük sorunumuz, Dünya savaş tarihinde, güç ve denge değişimi yaratan Milli Savunma Sanayimiz ile gurur duymayan, Karabağ’ın azatlığa kavuşmasına sevinmeyen, Mavi Vatan’a sahip çıkmamızı sindiremeyen, Kıbrıs’ta Türklüğün kazanmasını kabullenemeyen, Türk Devletleri Teşkilatıyla Kızılelma’ya yürüyüşümüzü idrak edemeyen, Ayasofya’nın zincirlerinin kırılmasını hazmedemeyen, Kendilerinin kazanmasını, Türkiye’nin kaybetmesine bağlayan; gayrı milli bir muhalefet anlayışıdır!
Bu anlayıştaki muhalefete sesleniyor ve diyorum ki, ister kabul edin ister etmeyin, size rağmen Türkiye oyun kurucudur, bölgesinde söz sahibi güçlü bir ülkedir!
Liderimizin geçtiğimiz günlerde yaptığı çağrı da, Halep kalesinde dalgalanan Türk bayrağı da, Emevi Camii’nde kılınan Cuma namazı da Türklüğün istikbaline yönelen tehditleri bertaraf eden, dosta güven düşmana korku salan hamlelerdir!
Çok Kıymetli Dava Arkadaşlarım; Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi’nin veciz bir şekilde ifade ettikleri gibi; “Tarih düş görenlerin mülküdür”. Dolayısıyla tarih, sadece olayların kronolojik bir kayıt yeri değil, aksine büyük hayallerin, ideallerin ve vizyonların bir sahnesidir.
Bu anlamda, Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın şafağı sökerken, Türklüğe karşı kurulmuş olan zalim tuzaklar da bir bir tarihin çöplüğünde yerini almaya devam etmekte; hayat aslına rücu ederken, tarih coğrafyaya dar gelmektedir!
O yüzden diyorum ki: Tarihin her zaman haklı çıkardığı, hiçbir zaman başımızı önümüze eğdirmeyen, seçimleri değil nesilleri düşünen, Türk Dünyasının Bilge Lideri, Sayın Genel Başkanımızın “önce ülkem ve milletim” anlayışı doğrultusunda siyaset yapmaya ve yol yürümeye devam edeceğiz.
Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki; İkinci Ergenekon’umuz olan Anadolu’nun sınırlarındaki demir dağları eritecek, tüm tehditleri bertaraf edeceğiz! Bunu da siz dava arkadaşlarımızla başaracağız! Cumhur İttifakı’nın yerli ve milli anlayışıyla başaracağız! Aziz Türk milletinin verdiği destekle başaracağız! Allah yar ve yardımcımız olsun! Bu duygu ve düşüncelerle sözlerimi tamamlarken sizleri saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyor, çalışmalarınızda üstün muvaffakiyetler diliyorum. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun! Ne mutlu Türk’üm diyene!” dedi.