Hatay’ın Dörtyol ilçesinde, 8 Eylül 2017 tarihinde 8 aylık evli olan Medine Kara, evinde ipte asılı olarak bulunmuştu. Olay, ilk başta bir intihar vakası olarak değerlendirilmiş, ancak Medine Kara’nın ölümüne dair daha fazla detay ortaya çıktıkça, durum şüpheli bir hal aldı. Savcılık, olay yerindeki otopsi raporunda Medine Kara’nın doku bozukluğu ve vücudunda morarmalar tespit ederken, Adana Adli Tıp Grup Başkanlığından gelen raporda ölümün asılmaya bağlı olduğu belirtilmişti. Buna rağmen, Dörtyol Cumhuriyet Savcılığı, takipsizlik kararı verdi.
Ancak olayın ardından, Medine Kara’nın eşi A.K.’ye yönelik suçlamalar giderek arttı. Kara’nın ölümünden sonra günlüğü bulunan bir not, eşinin ona yönelik işkenceleri ve ölümüne dair tehditlerini gözler önüne serdi. Günlükte, “Ağzıma silah dayayıp öldürmekle tehdit ettin sustum” yazısı dikkat çekti. Bu yazılar, Medine Kara’nın eşi tarafından uzun süre baskı ve tehdit altında olduğu izlenimini uyandırdı. Ayrıca Kara’nın bacaklarında ve sırtında silah tehdidi veya darbeye bağlı izler bulunduğu iddia edildi. Bu durum, Kara’nın ölmeden önce ne kadar zor bir hayat sürdüğünü ortaya koyuyor.
Medine Kara’nın ablası Nuray Değirmenci, kardeşinin intihar etmeyecek kadar güçlü olduğunu savundu. Değirmenci, olay günü A.K.’nin “Ya o beni ya da ben onu öldüreceğim” şeklinde tehditkar bir konuşma yaptığını ve ardından kardeşine ulaşamadıklarını aktardı. Ayrıca, A.K.’nin ambulans yerine, 130 kilometre uzaklıkta bulunan ağabeyini arayarak yardım istemesi, olayın şüpheli yönlerini daha da arttırdı.
Değirmenci, olayın ardından hissettiklerini şu şekilde ifade etti: “Kardeşim hayatını kaybetmiş ama eşi neden ambulans aramak yerine ağabeyini aramış? Kesinlikle ağabeyinin bu işte bir dahili var. Belki de abisi de içerideydi.” Kardeşinin ölümüne ilişkin şüpheleri olduğunu belirten Değirmenci, adaletin yerini bulacağına inandığını vurguladı.
Medine Kara’nın ölümüne dair başlatılan dava süreci devam ediyor. Değirmenci, 10 Ocak’ta tekrar mahkemelerinin olduğunu belirterek, “Adalete güveniyorum, rabbim bize yardım etsin” dedi. Kara’nın ölümü ve eşine yönelik iddialar, ölümünün şüpheli bir cinayet olup olmadığını sorgulatıyor. Ailesi, bu ölümün intihar süsü verilmiş bir cinayet olduğunu savunuyor. Bu dava, yalnızca Medine Kara’nın değil, tüm kadınların şiddet ve tehditlere karşı daha fazla korunması gerektiğinin altını çiziyor.